Kedi Mektupları

29 Ekim 2013

|



Kedileri seviyorum, kitap okumayı seviyorum, "eylem kadını" Oya Baydar'ı seviyorum. Ee ben şimdi bu kitabı niye tırmıklamayayım?

80 darbesi sonrası siyasi mültecilerin, Berlin duvarının yıkılma sürecinde yaşadığı çelişkiler kedilerin pütürlü dillerinden aktarılıyor. Sosyalist mücadelede yenilmiş, yıpranmış ya da hala güçlü durmaya çalışan insanların yanında yaşayan kediler, birbirleriyle, insanların ayakkabısına, çantasına bıraktıkları koku mektupları aracılığıyla haberleşiyor. 

Kediler; 
özgürlüğü sorguluyor; "Insanların da hayvanların da tok olduğu o zengin (...) ülkelerde açlık yoktu, ama özgürlük de yoktu... (İnsanlar) bir çarka kapılmış gibiydiler sanki. Saatlerin, kuralların, makinelerin çarkına..."
insanları anlamaya çalışıyor; "(...) bütün yaratıklar arasında bir tek insan, ölümlü olduğunu bildiği halde ölümsüzlüğü özlüyor, sonsuzluğu yakalamaya çalışıyor"
insan ilişkilerini yadırgıyor; "Biz kediler, karnımız aç olduğunda yiyecek yüzünden kavga edebiliriz örneğin. Ama sevgiyi ya da bedenlerimizi paylaşma yüzünden kavga edilebileceğini düşünemeyiz bile."
"Sahiplerin Sırlarını Araştırma Projesi" ile, devrimci Hanımlarının veya Beylerinin neye bu kadar üzüldüklerini, içerlediklerini bulmaya çalışıyor.

Bir yandan da ırkçı yaklaşımın yol açtığı sorunlara, hayvanların kısırlaştırılması veya zehirlenmesi gibi problemlere, bir kedi ve köpeğin aşkı gibi farklılıklara değinen Oya Baydar, kedilerin diliyle, hayata dair soruları daha anlaşılır, önyargıya mahal vermeden sorabilmiş. Okuyun derim ben :)

BaşBaş

1 yorum:

Gülsüm Güven Tuncer dedi ki...

Uyyy.. Okuyacak çok şey var ama ben eskisi gibi okuyamıyorum ki. Ne biçim bir anlatış ki bu kedileri sevmesem de" mutlaka okumalıyım" dedirttin. Kalemine sağlık canım. Kutlarım seni.

Yorum Gönder